Bir milat olarak Covid-19: Pandemiden sonra hayatımızı hangi teknolojiler şekillendirecek

2019 sonunda Çin’in Vuhan kentinden başlayarak pandemi hâline gelen Covid-19 salgınından etkilenmiş insan sayısı milyonlarla ifade edilir durumda ve gün geçtikçe de artıyor. Bu süreçte hem biz hem de dünya karantinaya ayak uydurmaya çalışıyor. Elbette ki uzmanların önerilerine uyulduğu takdirde bu zor süreç sona erecek fakat pandemi sonrası dünyanın önceki hâlinden büyük farkları olacağını söylemek hiç de güç değil. Çünkü teknoloji hem karantina altındaki hayatı kolaylaştırmak için hem de karantina sürecinden olabildiğince erken çıkmak için her geçen gün ileri gidiyor. Bu gelişmelerin bazılarıyla günlük hayatlarımızda birinci elden, bazılarıyla da pandemiyle savaşan devletlerin mücadele yöntemlerinde karşılaşıyoruz. Bu yazımızda ise bu gelişmelerin Korona sonrası dünya üzerinde nasıl etkileri olacağından ve hangi teknolojilerin hayatımızı kalıcı olarak etkileyebileceğinden bahsedeceğiz.

Covid-19 günlerinde bireysel ekonomiyi yönetmek yazımızı okuyarak pandemi dönemi için bireysel ekonomi tavsiyelerimizden de yararlanabilirsin.

Toplantılar ve dersler için farklı yöntemler

Her ne kadar eğitim alanında görece yeni bir yöntem olsa da, herhangi bir toplantının video konferansla yürütülmesi aslında hiç de alışılmışın dışında değil. Fakat video konferans, başka evlere yalnızca bir ekran aracılığıyla konuk olabildiğimiz bu günlerde sadece sosyallik amacıyla bile olsa hiç olmadığı kadar kullanılıyor. Kullanımın bu kadar çoğalması tabii ki video konferans servislerini de etkiliyor; bu servisler eskiye göre çok daha az gecikme ile çok daha fazla kişiye birbiriyle görüşme olanağı sağlıyor. Dış dünyayla iletişimimiz yalnızca video görüşmelerden ibarete yakın bir hâldeyken duruma bir de pozitif yanından bakmamak işten bile değil. Bu süreçte hem fiziksel gereklilik istemeyen iş kollarının yerleşik çalışma alanlarına ne kadar ihtiyaç duyduğu sorgulanmaya açılırken hem de eğitimin kısmen de olsa sınıf dışına taşınabilirliği tartışma konusu oluyor. Pandemi sonrası dünyada hem aslında zorunluluk olmamasının farkındalığından hem de olası gerekli tedbirler çerçevesinde ofis, sınıf gibi toplu çalışma ve eğitim alanlarına daha az rastlamamız mümkün.

Finansal teknoloji

Yine bir süredir hayatımızda olan, fakat pandemi sürecinde değeri tekrar anlaşılıp hatrı sayılır biçimde kullanıcı kazanan bir sistem daha var: finansal teknoloji. Öyle ki deVere Group tarafından yapılan çalışmada ortaya çıkan veriler koronavirüsün, Avrupa’da fintech uygulamalarının kullanımında %72’lik bir artışa sebep olduğunu gösteriyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan virüsün beraberinde getirdiği ekonomik durgunluk ve gerileme gibi negatif etkilere rağmen finansal teknoloji sektörünün başarılı olması, virüsün ekonomik etkilerini en aza indirmek adına hayati önem taşıyor. Virüsle mücadele kapsamında alınan; banka ve bankamatik kullanımlarının azaltılmasının önerilmesi ve temassız ödeme limitinin ₺250’ye çıkarılması gibi önlemler de fintech uygulamalarının bu bağlamdaki önemini vurgular nitelikte. Öyle ki temassız ödeme limiti 1 Temmuz 2022'den itibaren 750 TL'ye yükseltildi.

Papara olarak finansal teknolojilerde dünyanın ve Avrupa’nın en önde gelen ülkelerinden biri olan Türkiye’de geliştirdiğimiz ürün ve servislerimizle kullanıcılarımızın sağlığını korumak ve hayatlarını kolaylaştırmak bizim için çok kıymetli. 2019 yılında Türkiye’de en çok işlem gerçekleştirilen finansal teknoloji girişimi Papara olarak temassız ödeme, online alışveriş, 7/24 ücretsiz EFT gibi avantajlarımız ve özellikle 13-18 yaş arasındaki kullanıcılarımızın sağlığını korumak için hayata geçirdiğimiz Papara Edu Card ile dünyanın değişiminin bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz. Papara’yı daha fazla tanımak ve istersen hesap açmak için incelemeye hemen başlayıp, aktivasyon ücreti olmadan Papara’dan yararlanmaya başlayabilirsin.

Online platformlar ve uygulamalar

Çevremizle yüz yüze iletişime geçtiğimiz günler bir süre askıya alındığına göre, telefonlarımıza bağımlı olmamız için artık çok haklı bir sebebimiz var. Günlerimizin büyük çoğunluğunda çok yakınımızdaki telefonlarımız tabii ki devletlerin koronavirüsle mücadelelerinde birinci elden etkili oldu. Kimi zaman yalnızca bilgilendirme, kimi zaman tehdit seviyesi sınıflandırma kimi zaman da uzaktan teşhis ve tedavide aktif olarak kullanılmak için geliştirilmiş pek çok uygulama bulunuyor. Bu konuda en yenilikçi uygulama olarak gösterebileceğimiz sistem Çin’in Hangzhou kentinde kullanılan ve kullanıcılarını seyahat ve tıbbi geçmişlerine göre üç farklı risk grubundan birine atayan bir yazılım. Çin merkezli teknoloji devi Alibaba tarafından geliştirilmiş uygulama QR kod teknolojisi sayesinde belli risk seviyesindeki hastaların toplu alanlara girişini kısıtlama yetkisine sahip. Türkiye’de ise henüz böyle bir uygulama olmasa da bölgeye göre risk seviyelerini görüntüleyebildiğimiz uygulama Sağlık Bakanlığı tarafından kullanıma sunuldu. Bu gelişmeler ise bize telefon uygulamalarının doğru entegrasyonlarla günlük hayatın düzenlenmesi konusunda ne denli işlevsel olabileceğini gösteriyor.

İnsansız araçlar için yeni bir amaç

Bu zamana kadar "insansız hava aracı" teriminin çoğunlukla savunma sanayi bağlamında veya savaş aracı anlamında kullanıldığına şahit olduk fakat gelecek aslında bunun tam tersini gerektiriyor ve pandemi işleri biraz hızlandıracak gibi. Bunun en büyük kanıtı da Çin’de salgından ciddi derecede etkilenen bölgelerde hasta örneklerinin taşınmasını ve ilaç dağıtımını üstlenen drone’lar, Vuhan'da bir hastanenin tüm çalışan kadrosunu oluşturan ve pek çok hastanede de ilaç ve yemek taşımaktan sorumlu robotlar ve hiç insan eli değmeden sokakları temizleyen araçlar. Tüm bu kullanımlar aslında yapay zekâ kontrollü araçların günlük hayatımıza dahil olmaya hazır olduğunu gösteriyor.

3 boyutlu (3D) baskının artan önemi

Günlük hayatımızda en sık kullandığımız teknoloji ürünlerine göre hayatımıza biraz daha yeni giren bir teknoloji 3D baskı. Tıp alanında zaten kullanılan teknolojinin evlerimize girmeye başlaması çok da uzak bir geçmiş değil. Evlerinde veya işyerlerindeki 3D yazıcılarla virüsle mücadele kapsamında siperlik ve ventilatör üreten pek çok insan aslında bize geleceğin sinyallerini veriyor. Çünkü medikal ihtiyaçların yalnızca medikal şirketleri tarafından değil de bireyler tarafından da giderilebildiği bir dünya, sağlık hizmetlerine ulaşım konusunda çok daha adil bir gelecek vadediyor. Hem de gelişen 3D yazıcı teknolojisi, artık daha kısa sürelerde daha fazla ürün basılmasına olanak sağlayarak sistemin verimliliğini giderek artırıyor.

Dünya tarihi boyunca her felaket tarihsel sıçramalara da neden oldu, bu sıçramalar sosyolojik, düşünsel veya teknolojik olarak ileri atılan adımlardı. İçinden geçtiğimiz ve önümüzdeki bir iki yıl daha gündemimizin merkezinde yer alacağı belli olan Covid-19 pandemisi ise zaten yaşamakta olduğumuz dijital devrimi birkaç on yıl ileri atacak gibi görünüyor. Papara olarak insanların sağlıklarını korumalarını ve hayatlarını kolaylaştırmalarını sağlayacak çözümler sunmak için tüm ekibimizle büyük bir heyecan içinde çalışmaya devam ediyoruz.

Covid-19'un eğlence dünyamıza etkilerine göz atmak için Karantina sürecinde Türkiye’de ve dünyada en çok oynanan oyunlar, Müzik rutininden kurtulmak için en iyi Spotify çalma listeleri, Netflix Party’i denemediniz mi? Netflix Party için en uygun filmler, Netflix Temmuz 2020 takvimi yazılarımıza da bakmadan geçme!

Paparalı ol

Henüz Paparalı değil misin? Hızlı, kolay, hesaplı ve keyifli bir finans deneyimi için Papara hesabını ücretsiz oluşturabilirsin. Hemen aşağıdaki butona dokun, aramıza katıl.